5 Ocak 2020 Pazar

KIRILGAN YILDIZLAR - DORA MAAR





ABİDİN DİNO



   Abidin Dino, Paris'e dönerken Çorum'dan mürekkeple yazmada kullanılan bir kuş tüyü getirir. Bir gün kafede otururken bu tüy ve mürekkeple kağıda bir şeyler çizmeye başlar. Birkaç masa ötede oturan Picasso bunu görünce hemen yanına gelir ve tüyü göstererek sorar "Bu ne?" Abidin Dino, onun desen çizmek için Türkiye'den getirdiği bir kuş tüyü olduğunu söyler. Picasso gider. Ertesi gün aynı kafede otururken, Picasso'nun o zamanki sevgilisi Dora Maar, Dino'nun yanına hışımla gelir ve "Sen ne Yaptın?" diyerek çıkışır ve devam eder: "Pablo dün gece tüyleri çıkarmak için evde ne kadar yastık varsa hepsini söktü." (GÜL AR'ın anılarından - Prof. Dr. CANER KARAVİT - Aydınlık Gazetesi)  




Picasso'nun "Mavi Şapkalı Kadın" tablosundaki, sevgilisi Dora Maar'dır.




DORA MAAR
(Gerçek adı: Henriette Theodora Markovitch)
Fotoğraf: MAN RAY



   Picasso hayatına tüm despotluğu ile girmeden önce, Maar sürrealizmin yükselen bir yıldızıydı. Picasso, onun pek çok Kübik portresini yaparken (Ağlayan Kadın, Dora Maar'ın Portresi, Dora Maar ve Kedi vs.), Maar da Picasso'nun Guernica eserinin yaratım süreci boyunca yardımcılığını yapmış ve Guernica'nın ortaya çıkış anlarını fotoğraflayarak resim tarihine belgesel bir katkıda bulunmuştu. Ancak tüm bunlar olup biterken, kendisi de başarısının zirvesindeyken, Picasso'yla ilişkisindeki iniş çıkışlar ve Picasso'nun hayatındaki kadınlara karşı zalim davranışlardan nasibini en çok alanlardan biri olarak hayatını sürdürmeye çalışmasından dolayı sanatsal doyuma ulaşamayan Maar, umutsuzluk ve kendinden şüphe gibi duyguların esiri olmuş, zamanla da Picasso'nun ününün gölgesinde kalmıştı. Picasso'nun ikna etmesiyle fotoğrafçılıktan uzaklaşmış, resim yapmaya yönelmiş ama sevdiği adamın müthiş ününün gölgesinde kendi resimleri dikkat çekmez olmuş ve yalnızca "Picasso'nun portrelerini yaptığı sevgili" olarak anılmaya başlanmıştı. 
   Hayatındaki kadınları bencilce yönettiğini ve onları yüksek egosuyla bastırdığını düşündüğüm Picasso'nun, Maar'la ilgili söylediği sözler de bu düşüncemin kanıtı sanırım: "Onu asla ağlamaktan başka bir şey yaparken görmedim, ağlamaktan başka bir şey yaparken hayal edemedim." Bu sözler, harikulade bir yeteneğe sahip Maar için sarf edilebilecek en acımasız sözler olsa gerek. 
   Picasso'dan ayrıldıktan sonra uzun yıllar toparlanamayan ve büyük bir depresyona giren Maar, bir sanatoryumda kalmak da dahil pek çok tedavi süreci yaşar, deliliğin kenarından uzun zaman sonra döner, yaşamının kalanını fotoğraf çekerek, resim yaparak ve şiir yazarak inzivada geçirir. 
   Eserlerine baktığımda, Picasso'nun hakkında tek hatırladığı şeyin "sürekli ağlayan bir kadın" olduğu Dora Maar'ın, gözyaşlarından daha fazlası olduğunu görebiliyorum ve bu harika sanatçının karşısında saygıyla eğiliyorum. (YAPRAK ÖZ - www.rotka.org)




  
Fotoğraf: DORA MAAR
(Mannequin Star)



***



YILDIZLAR

Gece olduğunda
basamaklarda durup dinliyorum,
yıldızlar üşüşüyor bahçeye
ben karanlıkta bekliyorum.
Duydun mu bak, bir yıldız düştü şıngırtıyla!
Çimenlerde çıplak ayakla dolaşma;
Bahçem kırılmış yıldız dolu.


EDITH SÖDERGRAN
(Çeviri: ELİF FİRUZİ)



***




Karikatür: GUILLERMO MORDILLO








Merhaba!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder