19 Ocak 2020 Pazar

İNSAN VE UMUT (2)




"Her mucize bir umutla gerçekleşir."


Prof. Dr. B. SUAT ÇAĞLAYAN
(Tıbbiyeli Hikmet)



***



   Savaştan önce her hafta gidip alışveriş yaptığı kitapçının önünde beklemeye başladılar. Kitapçı çoktan kapanmış, duvar ve kepenklerine 'Kahrolsun Hitler, Kahrolsun Faşizm' yazılmıştı. En çok da kitapçının kapanmasına üzülmüştü. Açlık vardı, sefalet de... Ama okumaya en çok ihtiyaç duyulan zamanlar böyle zamanlardı. Karanlığın aydınlık üzerindeki hükmünü yıkmak, prangaları kopartmak için en az yemek, içmek kadar önemliydi okumak. Aydınlanmanın ışığını böyle zamanlarda karanlığa taşımak gerekiyordu. Çünkü aydınlanma umuttu ve umut, içinde bulundukları zaman diliminde ekmekten çok daha kıymetliydi.


ORHAN BAHTİYAR
(Barut Kokulu Çiçekler)



***



   (...) Sanatın bütün kolları gibi edebiyat da insanı zenginleştirir, derinleştirir ve bunun sonucunda da güzelleştirir. Yani edebiyat dünyayı güzelleştirmek için değil, insanı güzelleştirmek için var. Çünkü dünya zaten güzel bir yer, onu çirkinleştiren insan. 


NESLİHAN ÖNDEROĞLU
(Söyleşi: GAMZE AKDEMİR - Cumhuriyet Kitap)



***




   Evrenin onüçbuçuk milyar yıllık tarihi daha birkaç milyar yıl sürecek gibi. Bu süreç içinde dünyanın tarihi önemsiz. Dünya tarihi içinde insanın tarihi iyice önemsiz, 24 saat içinde onbeş dakika gibi. İnsan da, dünya da vakti gelince yok olacak. O 15 dakikanın değerini bilmiyoruz.


OĞUZ DEMİRALP
(Cumhuriyet Kitap)



***



    (...) dünyanın hemen her yerinde insanların temel sorununun kaynağı aynı: kapitalizm.
  Sokak eylemlerinde yer alan gençlerin söylediği önemli bir cümle var: "Bizi genç işsizliğe, yoksulluğa, güvencesizliğe mahkûm eden kapitalizmin çarkları arasına bedenlerimizi bırakmak istemiyoruz!"
    Toplumları bireysel faydacılık temelinde kurgulayan kapitalizm, sömürüyü öyle arsızca boyutlandırdı ki, gezegenin geleceği için bu sistemi sonlandırmaktan başka yol yok. 
    Yaşadığımız dönemde sömürü üç şekilde ortaya çıkıyor.
   -İnsanın insanı sömürüsü (zengin yoksul çatışması)
  -İnsanın hayvanı sömürüsü (insan olan hayvanların başka bir tür insan olmayan hayvanları mal, eşya ve köle olarak kullanması)
   -İnsanın doğayı sömürüsü (insanlığın üzerinde kendisinin de yaşadığı tek gezegen olan dünyayı yok edişi)
   Tüm bu çarkın dönmesi için yaratılan devletler ise, sermayedarların, zenginlerin ve statü sahiplerinin borazanı... Temelden çürük, baştan kokuşmuş bu yapıdan ne adalet çıkar ne özgürlük!
   Bu ortamda yaşanan küresel kaos şaşırtıcı değilse, bunun çözümü nedir? İnsan, aklı ve deneyimleriyle bunun yanıtını çoktan buldu.
   Emeği, yaşam hakkını, paylaşmayı, eşitliği ve ortak yararı gözeten bir sistem kurulabilirse, hepimizin gelip geçici olduğu bu dünyada biraz olsun huzur bulma umudumuz olabilir.
   Zengini kayırmayan,
   Önceliği daima (insan ya da hayvan) bilinç sahibi duyarlı canlıların yaşam hakkına veren,
   Sömürmeyen ve adaleti herkes için aynı titizlikle sağlayan bir sistem kurmak gerekiyor.
   Hiç kuşkusuz insanlığın ortak sorunu kan emici kapitalizmdir. Onun ürünü olan haksız sistemin çaresi ise sosyalizmdir...


ZÜLAL KALKANDELEN
(Cumhuriyet Gazetesi)









Merhaba!


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder