29 Mayıs 2022 Pazar

ACIDAN KÂR ELDE ETMEK !

 

"Yıkmada bütün sahte belgeler geçerlidir, yapmada asla. Doğru olmayan yapıcı olamaz."

(GOETHE)


***


  Küresel açlık kapıda

  Gıda fiyatları küresel ölçekte görülmemiş bir hızla artıyor. Özellikle yoksul ülkelerde halkın bütçesinin daha yüksek kısmını gıdaya harcaması nedeniyle yükselen fiyatlar, insanları doğrudan sefalete sürüklüyor. Rusya'nın Ukrayna'ya saldırması sonucunda pek çok kişi gıda krizinin vebalini Putin'in omuzlarına yıksa da gıda emperyalizmi ile karşı karşıyayız. ABD, küresel hegemonyasını koruma stratejisini sürdürüyor.

  Bu hafta The Economist dergisi, buğday başaklarına kurukafalar yerleştiren çarpıcı bir açlık illüstrasyonuyla yaklaşan "felaketi" kapağına taşıdı. Ancak metinleri okuyunca, kolaylıkla tüm vebalin Putin'in omuzlarına yıkıldığı sonucuna varabilirsiniz. Doğru, Rusya ve Ukrayna dünyanın birinci ve beşinci buğday ihracatçıları, uluslararası piyasanın %28'ini sağlıyorlar. Ağırlıkla hayvan yemi olarak kullanılan mısır ve arpanın da başlıca üreticileri bu iki ülke. Özellikle yoksul ailelerin beslenmesinde önemli yer tutan ayçiçeği yağının önde gelen iki üreticisi de Ukrayna ve Rusya.

  İşgal, hem çatışma nedeniyle rekoltesi düşen, hem de Odesa limanındaki blokaj kaynaklı mevcut mahsulün sevkiyatı duran Ukrayna'yı daha şiddetle vuruyor. Gerginliği savaşa dönüştüren Putin elbette suçlu. Ancak, diplomatik çözümü başından beri baltalayan, cepheye sürekli yeni silah ve mühimmat göndererek çatışmayı kızıştıran başta ABD, NATO güçlerinin de sorumluluğu yabana atılacak düzeyde sayılmaz. Üstelik Kiev yönetiminin Karadeniz'e yoğun mayın döşemesi nedeniyle de liman çevresi şu anda taşımacılığa elverişli değil. Aynı sularda bir Rus gemisi vurulunca, bir Rus teknesi mayına takılınca alkış tutanlar keşke sonrasını da düşünseydi...

  Gıda emperyalizmi

  Anlaşılan küresel gıda krizi uzun süre gündemimizde kalacak. Bu tartışmayı sürdürmek üzere, şimdilik bazı önemli noktaların altını çizmekle yetinelim. Birincisi, başta ABD, zengin ülkelerin silolarında, yaşanan konjonktürel sorunu anında çözecek miktarda gıda stoku bulunuyor. İsterlerse savaş nedeniyle buğday satın alamayan ülkelerin açığını kolaylıkla kapatabilirler. İkincisi, küresel gıda fiyatlarının yüksek seyri tarım ürünleri ihracatçısı ülkelerin, daha doğrusu onların endüstriyel tarım şirketlerinin işine yarıyor. Dünyanın en büyük tarım ihracatçıları sıralaması ABD, Hollanda, Almanya, Fransa diye sürüyor... (HAYRİ KOZANOĞLU - BirGün Gazetesi)


***



    Oxfam raporu: Gıda ve enerji fiyatları artarken milyarderler de servetini artırdı!

  Oxfam'ın yayımladığı "Acıdan Kâr Elde Etmek" başlıklı yeni rapora göre, geçen bir yıllık sürede gıda fiyatlarında yaklaşık yüzde 30 artış yaşandı. Bu artışların 263 milyon insanı yoksulluk sınırının altına itmesi beklenirken, gıda ve enerji alanında yatırımları olan milyarderlerin toplam serveti ise son iki yılda 453 milyar dolar arttı.

 Oxfam, İsviçre'nin Davos kasabasında düzenlenen Dünya Ekonomi Forumu (WEF) kapsamında her yıl gelir adaletsizliğine ilişkin ortaya koyduğu araştırmasını yayımladı. Oxfam'ın "Acıdan Kâr Elde Etmek" başlığıyla yayımladığı rapora göre, milyarderlerin serveti salgının ilk 24 ayında son 23 yılın toplamından daha fazla artış gösterdi.

  Önce salgın, ardından Rusya'nın Ukrayna'yı işgali nedeniyle artan enerji ve gıda fiyatlarıyla zenginler servetlerine servet kattı.

  Açıklamada, gıda ve enerji alanında yatırımları olan milyarderlerin toplam servetinin son iki yılda toplam 453 milyar dolar arttığı, yine son iki yıl içerisinde küresel ölçekte 62 yeni gıda milyarderinin ortaya çıktığı kaydedildi.

  Temel ürünlerin maliyeti önceki yıllara kıyasla çok daha hızlı artarken, gıda ve enerji sektöründeki milyarderler ise servetlerini her iki günde 1 milyar dolar artırdı.

  Salgın döneminde her 30 saatte bir olmak üzere toplam 573 kişi ise "yeni dolar milyarderi" oldu.  

  Dünyanın en büyük gıda girişimcilerinden biri olan Cargill ailesine mensup milyarder sayısı salgın öncesi 8 iken bu sayının 12'ye yükseldiğinin belirtildiği açıklamada, ailenin 3 gıda deviyle birlikte küresel tarım piyasasının yüzde 70'ini kontrol ettiğine vurgu yapıldı.

  Açıklamada değerlendirmelerine yer verilen Oxfam İngiltere Direktörü Danny Sriskandarajah, "Doğu Afrika'da insanlar açlıktan ölürken dünyanın en zenginlerinin servetlerini artan gıda ve enerji fiyatlarıyla yükseltmesinin ahlaki açıdan savunulabilir bir yanı yok" ifadesini kullandı. 

 Oxfam Uluslararası İcra Direktörü Gabriela Bucher ise, İsviçre'de düzenlenen Davos Zirvesi ile eş zamanlı paylaşılan rapora ilişkin değerlendirmesinde, "Milyarderler servetlerindeki inanılmaz artışı kutlamak için Davos'a geliyorlar. Salgın ve halihazırda gıda ve enerji fiyatlarındaki keskin artışlar, onlar için lütuf oldu" dedi. 

  Bucher, buna karşılık, aşırı yoksullukla mücadelede onlarca yıllık ilerlemenin şimdi tersine döndüğünü, milyonlarca insanın sadece hayatta kalabilmenin hızla artan maliyetiyle karşı karşıya kaldığını vurgulayarak, şunları kaydetti:

  "Milyarderlerin servetleri artık daha akıllı ya da daha çok çalıştıkları için artmadı. İşçiler daha az ücretle ve daha kötü şartlarda daha çok çalışıyor. Süper zenginler, sistemi onlarca yıldır herhangi bir ceza almadan kendilerine göre ayarladı ve şimdi bunun faydasını görüyorlar. Özelleştirme ve tekeller, yasal düzenlemelerin ve işçi haklarının yok edilmesiyle, dünya servetinin şok edici bir miktarına el koyarken, nakitlerini hükümetlerin suç ortaklığıyla vergi cennetlerinde saklıyorlar." (BirGün Gazetesi) 


***


"Her insanı, hatta her toplumu hoşlandığı yemle avlarlar. 

Mesele, böyle oltalara tutulmayacak kadar insanlığımızı terbiye edebilmektedir."

(HÜSEYİN RAHMİ GÜRPINAR)




Merhaba!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder