17 Temmuz 2016 Pazar

MİZAHIN GÜCÜ-2


   Türkiye'de ne zaman "güleriz ağlanacak halimize" türünden bir olay meydana gelse herkesin ağzından ilk olarak şu cümle dökülür:
  -Tam Aziz Nesin'lik bir olay!..
   Bu belki de onun ikinci kitabı olan "Azizname" ile birlikte gelişti. Kitaplarında ülke "normallerini" anlatıyordu. Okuyanlar gülüyorlardı. O kadar güldürdü ki, devlet bu kadar kahkahayı cezasız bırakmayı göze alamadı. Aziz Nesin her iktidar döneminde adli tatbikata uğradı, hakkında davalar açıldı, hapse atıldı, değişik dönemlerde cezaevlerinde yattı.
   En son 12 Eylül döneminde herkesin tam siper olduğu yıllarda kudretli general Genelkurmay Başkanı, Milli Güvenlik Konseyi ve de Devlet Başkanı Kenan Evren'i hedef alarak "Demokrasi istiyoruz" diye Aydınlar Dilekçesi örgütlenmesini kotardı.
   Ama 12 Eylül'ün "iyi yanlarını" da belirtmeyi ihmal etmedi. O yıllarda Dostlar Tiyatrosu salonunda "12 Eylül'de taksilere, taksimetre takılmıştır, bunu da teslim etmeliyiz" dedikten sonra eklemişti:
  -Ama taksilere taksimetre taktırmak için de darbe yapılmaz ki! (NAZIM ALPMAN-BirGün Gazetesi)



AZİZ NESİN







   Olay şiddet kullanımına dönüşmeye başladığı zaman sistemin oyununa geliyorsunuz demektir. Yerleşik düzen sizi kavgaya sokmak için kandırmaya çalışacak, sakalınızı çekecek, yüzünüze fiske atacaktır. Çünkü siz bir kere şiddete başvurduktan sonra sizle nasıl baş edeceklerini bilirler. Bilmedikleri tek şey şiddet dışı olaylar ve mizahtır.


JOHN LENNON





Mizah ciddi bir iştir ve bunu en iyi mizahın kendisini ciddiye almayanlar bilir.
 Çünkü mizah , ciddiye alınmadığı her devirde, ciddiye almayanları bir şekilde alaşağı etmiştir.




   Şair Ahmet Haşim, eserlerini basan yayınevinin sahibinden bir miktar avans ister. Ancak eli sıkı yayıncının para vermeye niyeti yoktur. Ahmet Haşim ısrar edince, aklınca kurnazlık yapar yayıncı:
   "Benim gözlerimden biri camdır. İsviçre'de yaptırdım. Hangi gözümün cam olduğunu bilirseniz istediğiniz parayı veririm..."
   Haşim, adamın gözlerine bakar ve hiç tereddüt etmeden, "Cam olan sağ gözünüz" der...
   Şaşırır adam; "Hayret nasıl anladınız? Bugüne kadar kimse anlayamadı..."
   Gülümser Ahmet Haşim ve yumuşak bir ses tonuyla adama bakarak mırıldanır:
   "Sağ gözünüzün, sizden olmadığını hemen anladım. Çünkü...Üzerinde insaf parıltıları vardı!"






"Mizah, öyle kabak çekirdeği gibi eğlencelik bir şey değil, aklın sanatıdır."


AYDIN BOYSAN








Merhaba!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder