Fotoğraf: SERGEY PONOMAREV-Sığınmacılar
(2016 İstanbul Photo Awards ve Pulitzer Ödülü)
"Biraz vicdan, biraz matematik yeterli. Dünyada hepimize yetecek kadar, hatta ziyadesiyle zenginlik var."
PAUL LAVERTY
FİDEL CASTRO, Birleşmiş Milletler Çevre ve Kalkınma Konferansı,Rio-1992:
Eğer insanlığın, kendisini yok etmesinden kurtarılmasını istiyorsak, zenginlikleri ve mevcut teknolojileri bu gezegen üzerinde daha adil bir şekilde bölüştürmeliyiz. Yeryüzünün kalan kısmında daha az yoksulluk ve açlık olması için birkaç ülkede daha az lüks ve daha az israf olmalı. Çevreyi felakete sürükleyen tüketici hayat tarzları ve alışkanlıklarının Üçüncü Dünya'ya transferine artık bir son. İnsan hayatını daha rasyonel kılalım. Adil bir uluslararası ekonomik düzen uygulansın. Kirletici olmayan bir sürdürülebilir kalkınma için bütün bilimi kullanalım. Dış borçlar değil, ekolojik borçlar ödensin. İnsanlık değil, açlık ortadan kaldırılsın. (soL Haber)
DİEGO RİVERA
(Flower Festival)
...İçinde yaşadığımız düzenin adı kapitalizm. Kapitalizmin temel sorunlarından biri, eksik tüketim eğilimidir. Üretkenlik ve üretim artar. Ancak üretmek yeterli değildir. Üretilen ürünleri satamazsanız, zarar edersiniz. Yaratılan değerin gerçekleştirilmesi veya kapitalistin kâr edebilmesi, üretilen üretilen ürünlerin satılmasıyla mümkündür.
Ürettiğiniz ürünleri nerede satacaksınız?
Ya kendi ülkenizde, ya başka ülkelerde.
Gömlek ve takım elbise de üretebilirsiniz, çamaşır makinesi, büzdolabı, akıllı telefon da.
Sürekli üretiyorsunuz. O zaman sürekli satmak zorundasınız.
Satmak için ne yapacaksınız?
Ürettiğiniz ürünleri öncelikle dayanıksız yapacaksınız. Ayakkabılar, belirli bir kilometre yüründüğünde parçalanacak. Gömlekler, belirli sayıda yıkanınca eskiyecek.
Sonra moda yaratacaksınız. Moda değişince, yepyeni elbiseler çöpe atılacak.
Yeni teknolojiler geliştireceksiniz. Akıllı telefonunuz bir anda "eski model" kalacak. "Yeni model"in peşine düşeceksiniz.
Çamaşır makinenizin ömrü 10 yıl olarak belirlenecek. Bir süre sonra yedek parçasını bile bulamayacaksınız ve yenisini alacaksınız.
Televizyonlar, gazeteler, sosyal medya da sürekli reklamlarla sizi etkileyecek.
Evinizdeki bazı eşyalardan "sıkılacaksınız" ve bunları yenileyeceksiniz. Komşularınız da çatlayacak.
Arabanızı "son model" yapamadığınız için üzüleceksiniz.
Özetle, kapitalizmin tüketim şebeğine döneceksiniz.
Halbuki insanın kafa sağlığı açısından sade bir hayat daha yararlı.
"Bir lokma, bir hırka" anlayışı aslında yoksulluğu değil, sade yaşantıyı anlatıyor.
Bu anlayışta, insanların birbirine, sahip olduğu ve kullandığı eşyalarla hava atmadığı bir dünya var... (YILDIRIM KOÇ- Aydınlık Gazetesi)
Avrupa Komünist İnisiyatifi Sekreteryası'nın Ekim Devrimi'nin 99. yıldönümü için yayımladığı "Sosyalizm zorunlu ve günceldir" başlıklı açıklamanın 1. maddesi:
Büyük Ekim, bütün insanlığa halkın kendi çıkarlarına hizmet eden bir sosyo-ekonomik sistemi seçebileceğini, kapitalizmin insanlık tarihinin zirvesi olmadığını, onun can çekiştiğini ve düzeltilebilir olmadığını gösterdi. O, savaş, sömürü, yoksulluk, sefalet, işsizlik ve mülteciler yaratmaktadır. İnsanlığın başka bir alternatifi vardır: Sosyalizm.
Merhaba!