11 Ekim 2015 Pazar

ŞİİR VE ÖLÜM




Ne o, kımıldamaz oldun, taş kesildin, ne o.
Yeller duruverdi
Duruverdi ses.
Nereye gittin ha, kınalı kuzum, çabucak nereye gittin
Ölüme deme.


FAZIL HÜSNÜ DAĞLARCA







   "Şiir, çağının seslerinin yankısını taşır. Kahkahalar, çığlıklar, ıslıklar... Aşk şarkılarına marşlar karışır, ağıtlara çocuk sesleri. Çok sesli bir korodur şiir, bir orkestra...
   ...Şiir, çağının seslerinin yankısıdır. Sokaklardan kopup gelen seslerin uğultusudur. Zafer şiirlerinde ölen askerlerin analarının ağıdı duyulur. Aç çocuk ağlayışları ve dul kadınların çığlıkları. Bu yüzden ürperir bu şiirleri okuyanlar.
   Çağının seslerinin yankısı duyulur şiirde. Şiirinde güzel seslerin yer almasını isteyen şairin işi zordur. Çünkü açlığı, savaşları durdurmak için uğraşmak zorundadır. O şairlerin seslerini duyarız, çocuk seslerine kulak verdiğimizde."


SENNUR SEZER






   "Bu yüzyılda hayatın bize çizdiği özgürlük ve güzelliklerle dolu yolu yitirdik. Hırs insanların ruhunu zehirledi, dünyayı bir nefret çemberine aldı. Hepimizi kaz adımlarıyla sefaletin ve savaşların içine sürükledi. Hızımızı artırdık ama bunun tutsağı olduk. Bolluk getiren makineleşme bizi yoksul kıldı. Çok düşünüyoruz ama az hissediyoruz."


CHARLİE CHAPLİN








Ankara'daki terör eyleminde 100'e yakın ölü ve 150'ye yakın yaralı var.
Ülkede üç günlük yas ilan edildi.
 Teröre lanet olsun!

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder