ZİYA GÖKALP
Bazı milletvekilleri Meclis'e girmeden önce Millet Bahçesi'nin kapalı bölümünde oturuyor, kahve içip sohbet ediyorlardı.
Ziya Gökalp Bey de zaman zaman geliyordu. Genellikle susardı. Eğer konuşursa sohbeti bir kitap değerinde oluyordu. Son zamanlarda sağlığı iyi değildi. Durgunluğu daha artmıştı. Son devrimler konuşuluyordu. Ziya Bey bu kez hiç üstelemelerine gerek kalmadan konuştu:
"Tarihimizden bilirsiniz, gericiler, eskiyen devleti yenilemeye çalışan padişahları ya öldürdüler ya tahttan indirdiler. Ama isyanlar, idamlar, hainlikler, entrikalar devleti yenileme anlayışını yok edemedi. Tersine daha güçlendirdi. Çünkü düşünen kafalar bilirler ki bu bir ölüm-kalım sorunudur. Yarışta geri kalan, eskiyen biter. Fakat yeni ile eskinin kavgası bitmez. Sonuçta hep yeni üstün gelir. Yoksa hiç ilerleme, gelişme olmaz, insanlık ilkçağda kalırdı. Tarih böyle söylüyor.
Halk tarihin dilini anlar."
(TURGUT ÖZAKMAN - Cumhuriyet / Türk Mucizesi - Bilgi Yayınevi)
***
"Biz inananlar, neden endişe edebiliriz ki? Nehirlerin geri akmaması gibi, düşünceler de geri gitmez. Fakat geleceği istemeyenler şunu düşünsün. İlerlemeye hayır diyerek, mahkûm ettikleri gelecek değil, bizzat kendileridir. Kötü bir hastalığa kaptırıyorlar kendilerini, geçmişi zerk ediyorlar damarlarına. Yarını reddetmenin tek bir yolu vardır, o da ölmek."
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder